CHP İstanbul İl Başkanlığı’na adaylığını açıklayan Cemal Canpolat, partideki ‘değişim’ tartışmalarına tepki gösterdi.
TV100 yayınına katılan Canpolat “Kılıçdaroğlu’nun oturduğu koltuk, Mustafa Kemal’in oturduğu koltuktur. Kılıçdaroğlu’na saldırmak, Mustafa Kemal’e saldırmaktır.” dedi
Cemal Canpolat özetle şunları söyledi:
DEVŞİRME KADROLAR PARTİ YÖNETİMİNİ İŞGAL ETTİ: Partinin iç işlerini, yenilenme sürecini keşke CHP kongrelerinde tartışmış olsak. Mustafa Kemal’in koltuğunu kamuoyunda tartışmaya açmamış olsak, doğru olan budur. CHP’de tartışmasız yenileşmeye ihtiyaç vardır. CHP’de dışarıdan gelen devşirme kadroların uzun dönem parti yönetimini işgal ettiğini biliyoruz. 20-30 yıldır parti yönetiminde olan kadroların yıllar sonra tepeden bir değişim talebiyle sadece medya önüne çıkmaları CHP geleneklerine uymaz. Bunlar 20 yıldır milletvekili, belediye başkanı…
‘SEN GİT BEN GELEYİM’: Şimdiye kadar cumhuriyet değerlerine sahip çıkmayanlar, Mustafa Kemal’in ilkelerine sahip çıkmayanlar, Mustafa Kemal söylemlerini dışarıda bırakarak ‘Sen git ben geleyim’ şeklinde değişim yapmaya çalışıyor. İstanbul’daki bu kongre sürecini tamamlayacağız, sonra yeni kadroların parti yönetime gelmesi için mücadele vereceğiz. Siyasette ilkeli değerler üzerinden tartışmak lazım. Kılıçdaroğlu’nun oturduğu koltuk, Mustafa Kemal’in oturduğu koltuktur. Kılıçdaroğlu’na saldırmak, Mustafa Kemal’e saldırmaktır.
SADULLAH ERGİN’İ ADAY YAZANLAR, ONA TEPKİ KOYANLARDIR: (“FETÖ’nün yolunu açan Sadullah Ergin’i Çankaya’da aday olarak koyak mıdır Atatürkçülük?” sorusu üzerine) Bu partinin hiçbir üyesi ne terörün yanında olabilir ne de bu partinin herhangi bir üyesi Mustafa Kemal Atatürk çizgisinin dışında başka bir anlayış savunabilir. Cumhuriyete kumpas kuran hiçbir anlayışın yanında olamayız. Sadullah Ergin, CHP’nin değil ittifak yapılan partinin milletvekilidir. Bunu oraya yazanlar, bugün ona tepki koyanlardır.
GENEL BAŞKANIMIZLA GÖRÜŞTÜKTEN SONRA, ONAYIYLA ADAY OLDUM: Özgür Çelik’le ilgili olumsuz tek şey söylemem. Bana düşen, partinin tamamını kucaklayıp ona sahip çıkmaktır. Bunun için İstanbul’da aday oldum. Genel Başkanımızla görüştükten sonra onayıyla aday olmuş oldum.
İMAMOĞLU’NA ‘ADAY OLACAĞIM, DESTEK VER’ DEMEDİM: Belediyelerin delege işlerine, parti içi işlere, billboard işlerine girişmesi doğru değildir. CHP geleneğinde böyle bir şey yoktur. İmamoğlu’yla ne konuştuysak onların arkasındayım. İmamoğlu’yla bu partide barışı sağlamak için mücadele verdik. İmamoğlu’na ‘Ben aday olacağım, bana destek ver’ demedim. (HABER MERKEZİ)