Özel, Kubilay Anıtı’nda Bakan Tekin’i eleştirdi

İzmir’in Menemen ilçesinde Kubilay Anıtı’nda düzenlenen törene, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı. Yürüyüş sonrası anıta çelenk sunuldu, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törende, Özel’in yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Menemen Kaymakamı Fatih Yılmaz, Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, Kubilay ailesi, gaziler ve vatandaşlar da hazır bulundu.

Bakan Tekin eleştirilerin hedefinde

CHP lideri Kılıçdaroğlu, konuşmasında Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e sert eleştiriler yöneltti. Kılıçdaroğlu, “Bugün, ülkemize yakışmayan Milli Eğitim Bakanlığı’nın, adında ‘milli’ olan bir bakanlığa yakışmayan Bakan Yusuf Tekin’in projesi ile çocukları, 10 ay önce Kubilay’ı şehit edenlerin bulunduğu sözde şeyhin türbesine götürdüler. O görüntüler hepimizin içini sızlattı. Bu da yetmezmiş gibi Menemen Belediye Başkanı aynı türbeyi ziyaret etti. Sonra da kalktı, geldi, törene katıldı. Bu görüntüde bulunan birinin samimiyeti tartışılır. Nerede samimiyeti olduğunu Menemenlilere bırakıyorum” şeklinde konuştu.

‘Teğmenleri feda etmeyin’ uyarısı

Kılıçdaroğlu, bu yıl Kara, Deniz ve Harp okullarında ilk kez genç kadın teğmenlerin birinci olduğuna dikkat çekerek, duygusal anlar yaşadığını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Önce sosyal medyada, sonra yazılı basında bu iktidara yakın gazeteciler ve troll orduları, bir linç kampanyasına giriştiler. Bu kampanyanın toplumsal destek bulamayacağını zaten biliyorduk. Ancak böyle bir kampanyanın siyasi saiklerle kullanılacağı, siyasi kutuplaşma yaratmak amacıyla teğmenlerin davranışlarının sorgulanacağı aklımın ucundan bile geçmezdi” dedi. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hitaben “Eğer teğmenleri, siyasi hesaplar için feda ederseniz, millet buna sessiz kalmaz ve bir gün hesabını sorar” diye konuştu.

Güçlü parlamentoya vurgu

Suriye’deki gelişmelere de değinen Kılıçdaroğlu, “Yaşanan acıların ve zorlukların sebebi, bilgisiz dış politikadır. Tek adam rejiminin çöktüğünü görmek zafer değildir. Ancak Suriye’nin geleceği için doğru yol, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öngördüğü gibi tek adam yönetiminden ziyade güçlü bir parlamento, doğru bir anayasa ve tüm ülkeyi temsil eden bir yönetim anlayışıdır. Suriye’ye demokratik bir rejim ve özgür seçimler getirilebilirse kan dökülecek ve barış gelecektir. Biz Suriye için demokratik bir rejim, parlamento ve hükümet sistemi öneriyoruz ve destekliyoruz” şeklinde konuştu.